Blog

  • Cansız Bedeni Bulundu

    booking, expedia, tatilbudur, etstur, jollytur, tatilsepeti, trivago, agoda, airbnb, hostelworld, holidayinn, rixos, hilton, marriott, radisson, accor, sheraton, voyage, maxxroyal, barut, papillon, delphin, crystalhotelsbooking, expedia, tatilbudur, etstur, jollytur, tatilsepeti, trivago, agoda, airbnb, hostelworld, holidayinn, rixos, hilton, marriott, radisson, accor, sheraton, voyage, maxxroyal, barut, papillon, delphin, crystalhotels

    Huriye Helvacı ve oğlu neden öldü? Kastamonu’da kaybolduktan 9 gün sonra cenazelerine ulaşılan anne ve oğulun ölümündeki gizem devam ediyor. Müge Anlı ile Tatlı Sert programında da anne ve oğulun ölmeden öncedeki son günleri araştırılıyor. Dikkatler eski enişte Mustafa Uzun üzerinde toplandı. Peki, Huriye Helvacı ve oğlu Osman Helvacı neden öldü?

    booking, expedia, tatilbudur, etstur, jollytur, tatilsepeti, trivago, agoda, airbnb, hostelworld, holidayinn, rixos, hilton, marriott, radisson, accor, sheraton, voyage, maxxroyal, barut, papillon, delphin, crystalhotelsbooking, expedia, tatilbudur, etstur, jollytur, tatilsepeti, trivago, agoda, airbnb, hostelworld, holidayinn, rixos, hilton, marriott, radisson, accor, sheraton, voyage, maxxroyal, barut, papillon, delphin, crystalhotels

  • Kahramanmaraş Türkoğlu’nda 4.0 Büyüklüğünde Deprem! Çevre İllerden de Hissedildi

    Kahramanmaraş Türkoğlu’nda 4.0 Büyüklüğünde Deprem! Çevre İllerden de Hissedildi

    AFAD ve Kandilli Rasathanesi’nin aktardığı verilere göre, Kahramanmaraş’ın Türkoğlu ilçesi 23 Ekim 2025 Perşembe akşamı 4.0 (Mw) büyüklüğündeki depremle sarsıldı. Saat 22:08:34’te (TSİ) meydana gelen sarsıntı, başta Gaziantep, Adana ve Osmaniye olmak üzere çevre illerde de hissedildi.

    Kısa süreli paniğe yol açan deprem sonrası, ilk belirlemelere göre herhangi bir can veya mal kaybı bildirilmedi. Bölge sakinleri, sarsıntının ardından evlerinden dışarı çıkarak bir süre güvenli alanlarda bekledi.

    AFAD ve Kandilli’den İlk Açıklamalar

    AFAD’ın verilerine göre, depremin merkez üssü Kahramanmaraş’ın Türkoğlu ilçesi olarak belirlendi. Yer kabuğunun 7.11 kilometre derinliğinde meydana gelen deprem, yüzeye yakın oluşu nedeniyle hissedilme şiddetini artırdı.

    Kandilli Rasathanesi de benzer büyüklükte bir veri paylaşarak, depremin 37.39222° kuzey enlemi ve 36.8875° doğu boylamı koordinatlarında kaydedildiğini duyurdu.

    Ekipler Bölgede İnceleme Başlattı

    Deprem sonrası AFAD ve yerel kurtarma ekipleri, olası hasar tespiti ve risk değerlendirmesi yapmak üzere sahaya yönlendirildi. Şu ana kadar ciddi bir olumsuzluk rapor edilmezken, ekiplerin incelemeleri sürüyor.

    Vatandaşlar, özellikle gece saatlerinde hissedilen sarsıntı nedeniyle tedirgin olduklarını belirtti. Yetkililer ise, artçı sarsıntılara karşı dikkatli olunması ve riskli binalardan uzak durulması yönünde uyarılarda bulundu.


    Kahramanmaraş Türkoğlu Depremi Bilgileri

    • Büyüklük: 4.0 (Mw)

    • Yer: Türkoğlu (Kahramanmaraş)

    • Tarih: 23 Ekim 2025 Perşembe

    • Saat: 22:08:34 TSİ

    • Enlem: 37.39222 N

    • Boylam: 36.8875 E

    • Derinlik: 7.11 km


    Son Durum

    Deprem sonrası bölgede paniğe yol açan ciddi bir durum yaşanmadı. AFAD, vatandaşların güncel bilgilere yalnızca resmi kanallardan ulaşmaları gerektiğini hatırlattı. Türkoğlu ve çevresinde artçı sarsıntıların hissedilme olasılığı bulunduğundan, ekipler saha çalışmalarını titizlikle sürdürüyor.

  • Akciğer Kanseri En Erken Belirtileri Nelerdir?

    Akciğer Kanserinin 10 Belirtisi: “Bir Öksürükle Başladı”

    Geçmeyen bir öksürük… Başta kimse önemsemez. “Mevsim geçişi,” deriz ya da “sigaranın etkisi.” Ama bazen o küçük öksürük, vücudun sessiz çığlığı olabilir. Akciğer kanseri, işte tam da böyle sinsi ilerler. Erken fark edilmediğinde hayatı tehdit eder, fakat belirtileri doğru okumak her şeyi değiştirebilir.

    1. Bitmek Bilmeyen Öksürük

    Bir türlü geçmeyen, karakteri değişen öksürük — belki balgamlı, belki kuru — en sık görülen sinyallerden biridir. Özellikle sabahları artıyorsa, dikkat edilmelidir.

    2. Nefes Darlığı

    Eskiden rahatça çıkılan merdiven artık yorucu hale geldiyse, ciğerler yeterince hava alamıyor olabilir. Akciğer kanseri, hava yollarında tıkanıklık oluşturarak nefes kapasitesini azaltır.

    3. Göğüs Ağrısı

    Derin nefes alırken ya da öksürürken göğüste hissedilen ağrı; tümörün çevre dokulara baskı yaptığını gösterebilir. Bu ağrı, bazen sırta veya omuza kadar yayılır.

    4. Balgamda Kan

    Kanlı balgam, kimsenin duymak istemediği ama göz ardı edilmemesi gereken bir işarettir. Rengi bazen pas tonlarında olur, bazen açık kırmızı. Her iki durumda da doktora başvurmak gerekir.

    5. Ses Kısıklığı

    Uzun süren, nedeni açıklanamayan ses kısıklığı yalnızca boğaz enfeksiyonu değildir. Akciğerin üst kısmında yer alan bir tümör, ses tellerine giden sinirlere baskı yapabilir.

    6. Ani Kilo Kaybı

    Diyet yapmadan, yaşam tarzı değişmeden verilen birkaç kilo… Başta “Ne güzel, kilo verdim.” diye düşünülür ama bu bazen vücudun içeride bir hastalıkla savaştığının göstergesidir.

    7. Tekrarlayan Enfeksiyonlar

    Sık sık zatürre ya da bronşit geçiriyorsanız, akciğerin bir kısmı tıkanmış olabilir. Bu durum, bakterilerin o bölgeye yerleşmesini kolaylaştırır.

    8. Yutma Zorluğu

    Yemek yerken boğazda takılma hissi veya yutarken zorlanma; göğüs boşluğundaki basınç artışından kaynaklanabilir. İleri evrelerde görülen ama dikkat çekici bir belirtidir.

    9. Yüzde Şişlik

    Sabahları aynaya baktığınızda yüzünüzde veya boynunuzda hafif bir şişlik fark ediyorsanız, göğüs damarlarına baskı yapan bir kitle varlığı düşünülebilir.

    10. Sürekli Yorgunluk

    Hiçbir şey yapmasanız bile tükenmiş hissetmek, kanser hücrelerinin vücuttaki enerjiyi tüketmesiyle ilgilidir. Bu yorgunluk, uyku ya da dinlenmeyle geçmez.


    Sonuç: Erken Fark Etmek Hayat Kurtarır

    Akciğer kanseri belirtileri, çoğu zaman başka hastalıklarla karıştırılır. Fakat birkaç tanesi aynı anda görülüyorsa, bu tesadüf değildir. Erken teşhis, tedavi başarısını belirleyen en önemli faktördür. Vücudunuzu dinleyin, çünkü o çoğu zaman ne olduğunu bizden önce biliyor.

  • Askeri Nezaket ve Görgü Kuralları

    Askeri Nezaket ve Görgü Kuralları

    Askerî Nezaket – Tanım:

     

    Askerî nezaket, asker kişilerin birbirlerine, üstlerine, astlarına ve halka karşı davranışlarında saygı, disiplin, görgü ve protokol kurallarına uygun biçimde hareket etmelerini sağlayan kurallar bütünüdür. Bu, askerin kişisel tutum ve davranışlarında disiplinli, ölçülü ve saygılı olmasını ifade eder.

     

    Detaylı Açıklama:

     

    Askerî nezaket, ordunun en önemli temel değerlerinden biridir. Çünkü bir orduda disiplin kadar, bu disiplini destekleyen saygı ve görgü anlayışı da önemlidir.

     

    Askerî nezaketin temel amacı;

     

    Disiplini korumak,

     

    Karşılıklı saygı ve güven oluşturmak,

     

    Komuta zincirine bağlılığı güçlendirmek,

     

    Ordunun iç düzenini sağlamaktır.

     

     

    Bu kapsamda askerî nezaket;

     

    Üstlere karşı saygılı ve dikkatli bir üslup kullanmak,

     

    Astlara karşı adil, ölçülü ve nezaketli davranmak,

     

    Selam verme, hitap etme, emir alma ve verme gibi durumlarda uygun davranışları göstermek,

     

    Kıyafet, konuşma, yürüyüş ve tavırlarda ölçülü ve düzgün bir duruş sergilemek gibi kuralları içerir.

    Türk Silahlı Kuvvetleri Askeri Nezaket ve Görgü Kuralları

    Üst/Amir; “Teşekkür Eder”, ast “Sağ Ol” diye cevap verir.

    Üst/Amir; ” Rica” eder, ast, ” İstirham” eder.

    Üst/Amir ” Rica Ederim”, ast “Arz Ederim” der.

    Üst/Amir “Günaydın, merhaba, nasılsınız” der, ast “Sağ Ol” diye cevap verir. Ast, Amir/Üstlerine “Günaydın” demez.

    Selamlama; her zaman ve her yerde içten, sevgi ve saygıyla yapılır. Üst/Amir de astının selamını almakta hassas davranır.

    Gazino, yemekhane gibi toplu bulunulan yerlere giriş ve çıkışta selamlama yapılır.

    Tokalaşma yapılırken personel birbirinin yüzüne bakar.

    özel kuvvetler mülakat kitabı

    özel kuvvetler mülakat kitabı

     

    Ast; Üst/Amirin odaya girmeden önce kapıyı vurur “Gel” sesinden sonra kapıyı hemen açmaz, birkaç saniye bekledikten sonra odaya girer.

    Ast, Üst/Amirin makamına giriş/çıkışta selam verir.

    Ast, Üst/Amirin masasının 3 adım gerisinde bulunur.

    Ast, Üst/Amiri ile konuşurken masasına dayanmaz.

    Üst/Amir “Otur” demeden, ast oturmaz, ast, Üst/Amirin yanında ayak ayak üstüne atmaz.

    Bir üst ve amirin yanında iken astlar, azarlanmaz, müsaadesiz emir dahi verilmez.

    Bir amirin odasında iken, amirden daha üst rütbeli bir şahıs geldiğinde ayağa kalkılır. Daha küçük rütbeli bir şahsın girmesi halinde kalkılmaz.

    Amirin ve Komutanın makamı başta olmak üzere her türlü toplantı ve görüşmeye daima kalem, defterle girilmeli ve not alınmalıdır.

    Astlar, fikirlerini açık bir şekilde, askeri terbiye ve nezaket kuralları çerçevesinde söyler. Komutan kararını verdiği andan itibaren astlar “Emredersiniz” deyip, Komutan kararını kendi kararıymış gibi sonuna kadar savunur ve uygular.

    Ast; konuşmasının sonunda “Bitti” vs. demez, “Arz Ederim” der.

    Üst/Amir emir verdiğinde, ast “Tamam, Oldu” demez, “Emredersiniz” diye cevap verir.

    Astlar; Üst/Amir odaya girdiğinde ayağa kalkar, Üst/Amir “Otur” demeden oturmaz.

    Ast, Üst/Amirin yanında, aksi emredilmedikçe, esas duruşta bekler.

    Üst/Amir telefonla görüşürken, ast dışarı çıkar.

    Üst/Amir, telefonu kapatmadan telefon kapatılmaz, Üst/Amir telefonda bekletilmez.

    Ast, aynı bina içeresinde zaruri ve acil haller hariç üst/amirini telefonla aramaz, yanına gider.

    Askeri şahıslar telefonda kendilerini isim ve soyadlarıyla (Ütğm.Mustafa KILIÇ) şeklinde tanıtırlar..

    Askeri şahıslar birbirlerine “Abi” vs. şekillerde hitap etmezler.

    Ast; Üst/Amiri ile konuşmaya başlamadan önce, bulunulan ortamda eğer, kendi üst/amirinden daha kıdemli biri varsa, ondan müsaade ister.

    Ast; Üst/Amirlerinin solunda yürür, birden fazla ast olması durumunda, astlar, kıdem sırasına göre üst/amirin sağ ve solunda yürür.

    Bir yere gelen veya bir yerden ayrılan sıralı amirlerini ilk gören en kıdemli personel “Dikkat” çeker.

    Astlar; Üst/Amirleri konuşurken dikkatle dinler, konuşmaz, başka şeyle ilgilenmez, müsaade alarak konuşur, bir seferde bir kişi konuşur.

    İzin, kurs ve hava değişimine gidenler gitmeden önce ve döndükten sonra 1 ve 2’nci amirini bilgilendirir.

    Komutanlara ve görev çerçevesinde bulunan diğer üstlere Nişan, Nikâh, Evlenme, Doğum, Ölüm, Kaza gibi olaylar zamanında haber verilmeli ve uygun tedbirler teklif edilmelidir.

    Amir genelde alkışlanmaz. Ancak önemli konferanslarda, sivillerin de bulunabileceği toplantılarda, alkışı önce büyüklerin başlatması, astların da buna iştiraki beklenir.

    Komutan ve üstlerle birlikte bulunurken, el kol ve vücut hareketleri asgari seviyede tutulmalıdır.

    Randevulara, randevu saatinden makul bir süre önce katılmak uygundur. Geç kalmak kadar, çok erken gelmekte uygun değildir.

    Yanından ayrılırken Üst/Amirden izin almak gerekir.

    Amir/Üst yemeğe başlamadan ast yemeğe başlamaz.

    Yemeklerde Komutan masadan kalkmadan kalkılmaz, acil hallerde müsaade istenir.

    Sokakta askeri personel sigara içemez, çiklet çiğnemez, yüksek sesle konuşmaz, laubali hareket etmez, şakalaşma vs. ciddiyete uymayan benzer hareketleri yapmaz, elini cebine sokmaz.

    Üniforma ile uygun olmayan paket/poşet vs. taşınmaz.

    Sivil elbiseli iken de askeri nezaket ve terbiye kurallarına uyulur, askeri nezaket ve terbiye kuralları sivil elbiseye uydurulur.

    Her faaliyette takım ruhu esas alınır, “Ben değil, biz” prensibiyle hareket edilir.

     

    TANIŞMA

    a. Tanışma ve Tanıştırılma Kuralları

    Tanışma, birbirlerini daha önce tanımayan birey veya

    bireylerin bulundukları bir karşılaşma sırasında, isim, iş, görev ve

    unvanları hakkında kısa bilgi edinme ortamıdır. Tanıştırılmanın üç

    unsuru vardır: Tanışılan kişi, tanıştırılan kişi ve tanıştıran kişi.

     

    b. Tanıştırmada Öncelik Sırası

    Tanıştırmada öncelik önemlidir. Kimin kime, niçin önce

    tanıştırılması gerektiği konusunda bir takım prensipler

    belirlenmiştir. Buna göre,

     Küçük büyüğe,

     Erkek kadına,

     Gençler yaşlılara,

     Astlar üstlerine,

     Tek kişi topluluğa,

     Sonra gelen, önce gelene tanıştırılır.

     

    c. Tanıştırma Cümleleri

    Tanıştırmada kullandığımız cümleler uygun ve nazik

    olmalıdır. İsimler açık ve anlaşılır ses tonuyla söylenmeli,

    tereddüte ve tekrara fırsat vermemelidir. Tanıştırılanların özel

    unvanları varsa bunlar isimlerinden önce belirtilmelidir.

     

    Örneğin;

    “Komutanım, izin verirseniz size Jandarma Albay İsim

    Soyisim’i tanıtabilir miyim?”

     

    “Sayın Valim, müsaade ederseniz size Binbaşı İsim

    Soyisim’i tanıtmak istiyorum.”

     

    Üst ve amirleriyle tanıştırılan personel, açık havada ve

    şapkalı ise esas duruş ile selam vererek, kapalı yerde ise esas

    duruş ile saygısını gösterir. Amir veya üst elini uzatmadıkça, o

    da selam durumunu bozmaz. Uzatılan eli aşırıya varmayacak

    derecede sıkar ve daha sonra tekrar selam vererek elini indirir.

    Üst ve amir tanışmadan duyduğu memnuniyeti belirtince

    “Sağol” diye cevap verilir.

     

    ç. Tanışmada Davranış Kuralları

     

    Tanışma esnasında ayağa kalkmak saygı icabıdır.

    Tanıştırılan kişiler birbirlerine kayıtsız kalmamalı, göz göze

    gelerek hafif tebessüm etmelidir. Yaşça ve mevkice üstün olanın

    el uzatması beklenir. Büyükler el sıkmanın ardından “Memnun

    oldum”, “Şeref duydum” diyerek arkasından da “Nasılsınız?” gibi

    cümlelerle hatır sormalıdır.

     

    Büyükler küçüklere “Nasılsınız?” diyerek konuşmayı

    başlatırlar. Küçükseniz yalnızca teşekkür etmeniz, ast iseniz

    “sağol” demeniz yeterlidir. Tanışılan kişiyle daha önce

    tanıştırıldıysanız, tanıştıran kişinin sözünü kesmeden sessiz

    kalınmalı, daha sonra durum ifade edilmelidir.

     

    d. Topluluk ve Toplantılarda Tanışma

     

     Bir kişiyi topluluğa tanıtırken ismini yüksek sesle

    söylemek yeterlidir. Herkese tek tek tanıştırmaya gerek yoktur.

     Tanıtılan kişinin de ayağa kalkarak tebessümle selam

    verip yerine oturması hoş bir davranıştır.

     Kendimizi topluluk önünde tanıtırken ismimizin arkasına

    hanım ya da bey gibi kelimeler getirilmez. “Ben Ahmet Bey” gibi.

    Jandarma Nezaket ve Görgü Kuralları Nedir?

     Terbiye ve nezaket dost kazandırır.

     Karşınızdakilere durmadan kendinizden söz etmeyiniz.

     Hoşgörülü ve iyimser olunuz.

     Değerleri takdir edici olunuz.

     Karşınızdakinin inançlarına saygı gösterin.

     Bağırıp çağırarak karşınızdakilerin inançlarını

    değiştiremeyeceğinizi biliniz.

     Uygun giyimin terbiyenin önemli bir şartı olduğunu biliniz.

     Başkalarını rahatsız etmeyen görgülü kişidir.

     Sözünüzde durunuz.

     Borçlarınızı zamanında ödeyiniz.

     Unutmayın, herkesin zamanı değerlidir, bu yüzden

    ziyaretlerinizi uzatmayınız.

     Kişisel özellikleri ve sırları dedikodu konusu yapmayınız.

     Dedikodudan uzak durunuz.

     Başkalarına ölçülü öğütler verin ve yargılayıcı olmayınız.

     Sinirli değil, soğukkanlı olunuz.

     Birbirinize, özellikle yaşlılara karşı nazik davranınız.

     İsteklerinizi rica ederek belirtiniz.

     Kırıcı konuşmayınız.

     Özür dilemek gerektiğinde bunu ihmal etmeyiniz.

     Alıngan değil, anlayışlı olunuz.

     Nezaketiniz yapmacık değil, içten olmalıdır.

     Argodan kaçınınız.

     Hatasız kul olmadığını aklınızdan çıkarmayınız.

     El şakalarından uzak durunuz.

     Oturuş ve kalkışlarda dikkatli olunuz.

     

    askeri nezaket ve görgü kuralları antk41

     

    a. Protokol

    Devlet ve diplomasi alanındaki törenlerde, resmî ilişkilerde

    ve sosyal yaşamda uygulanması gereken kurallar toplamıdır.

     

    b. Görgü (Terbiye)

    Görgü, toplumun tarihi süreç içerisinde geliştirdiği saygı ve

    incelik kuralları ve çeşitli durumlarda uyulması gereken ayrıntılı

    formalitelerdir.

     

    c. Nezaket

    Nezaket, insanların birbirlerine zariflik, incelik ve ölçülü

    davranmaları veya birbirlerini incitmemek için gerekli özeni

    göstermeleri anlamına gelir.

     

    ç. Zarafet

    Zarafet, sosyal yaşamda kişilerin görünümlerinin, söz,

    yazı ve hareketlerinin hoşa giden bir niteliğe ulaşmasıdır.

    Geniş kapsamı ile zarafet, zorunluluk olmadan, karşılık

    beklemeden, geleneklere uygun, güvenli, ölçülü, hoşgörülü,

    yakışık alan sadelik içinde, rahat ve akıcı sözler ve

    hareketlerle kişinin yarattığı bir etkidir.

  • Askerdeyken Nasıl Uzman Çavuş Olurum

    Askerdeyken Nasıl Uzman Çavuş Olurum

     Askerdeyken Uzman Çavuş Olma Rehberi: Bir Er’in Yol Haritası

    Türk Silahlı Kuvvetleri’nde (TSK) askerlik yapmak, birçok genç için hem bir görev hem de bir fırsat kapısıdır. uzman çavuş Olmak için ,  Zorunlu askerlik hizmeti sırasında, er rütbesiyle başlayan bir askerin kariyer basamaklarını tırmanarak  olarak profesyonel bir askeri personel haline gelmesi mümkündür. Bu makalede, özellikle er olarak görev yapan bir askerin, uzman çavuş rütbesine nasıl yükseleceğini adım adım ele alacağız. Uzman çavuşluk, TSK’nın uzman erbaş kadrosunda yer alan, belirli branşlarda uzmanlaşmış ve uzun vadeli sözleşmelerle görev yapan bir pozisyondur. Bu rütbe, hem maddi hem de manevi avantajlar sunar: düzenli maaş, sosyal güvence, emeklilik hakları ve liderlik rollerinde yükselme imkanı.

    Ancak bu yol, disiplin, performans ve resmi prosedürlere bağlıdır. Erden uzman çavuşa geçiş, iki ana aşamadan oluşur: Öncelikle askerlik hizmeti sırasında çavuş rütbesine terfi etmek, ardından uzman erbaş temini sürecine başvurmak. Bu makale, her iki aşamayı da alt başlıklar altında detaylandıracak. Amacımız, okuyucuya pratik tavsiyeler vererek, motivasyonel bir rehber sunmak. Süreç, Milli Savunma Bakanlığı (MSB) ve ilgili kuvvet komutanlıklarının yönetmeliklerine göre şekillenir. 2025 itibarıyla güncel şartlar göz önünde bulundurularak hazırlanmış olup, resmi duyuruları takip etmek esastır. Bu yolculukta sabır ve çaba, en büyük müttefikleriniz olacak.

    Askerlik Sırasında Erden Çavuşa Terfi Etme Süreci

    Zorunlu askerlikte er rütbesiyle başlayan bir askerin, uzman çavuşluk için ilk engeli çavuş rütbesine yükselmek olmalıdır. Çavuşluk, erbaş ve er sınıfında onbaşı rütbesinin bir üstüdür ve mangalarla bölüklerde liderlik görevleri üstlenir. Bu terfi, otomatik değildir; performans, eğitim ve komutan değerlendirmelerine bağlıdır. Genellikle acemi birliğinden sonra usta birliklerde gerçekleşir.

    uzman çavuş nasıl olurum

     Terfi Kriterleri ve Değerlendirme

    Terfi için temel kriter, askerlik yönetmeliklerinde belirtilen hizmet süresi ve davranış notlarıdır. Er olarak göreve başlayan bir asker, ilk 1-2 ayda temel eğitimini tamamlar. Bu dönemde, disiplin, uyum ve fiziksel yeterlilik ön plandadır. Komutanlar, günlük raporlar ve haftalık değerlendirmelerle personeli izler. İyi performans gösteren erler, onbaşı adayları arasına alınır. Onbaşı rütbesi, genellikle 3-6 aylık hizmet sonrası verilir ve ekstra sorumluluklar getirir: Nöbet düzenleme, ekipman bakımı ve alt kademelere rehberlik.

    Çavuş terfisi ise onbaşıdan bir adım ötedir. Resmi olarak, onbaşı olarak en az 3-6 ay görev yapmış olmak ve sicil notu yüksek çıkmak şarttır. Bazı birliklerde, dönemsel terfi sınavları düzenlenir. Bu sınavlar, yazılı (askeri terimler, temel taktikler) ve pratik (silah bakımı, ilk yardım) bölümlerden oluşur. Sınavı geçenler, sözlü mülakata alınır. Mülakatta, liderlik potansiyeli, takım çalışması ve motivasyon sorgulanır. Ancak pratikte, birçok birlikte terfi komutan inisiyatifine bırakılır. Örneğin, bir bölükte 8-10 çavuş kadrosu varsa, en çalışkan ve güvenilir erler seçilir.

    Pratik Tavsiyeler ve Yaygın Hatalar

    Terfi için günlük rutininizi optimize edin: Sabah sporuyla başlayın, talimlerde ön saflarda olun ve komutanlara gönüllü görevler teklif edin. Nöbetlerde titiz davranın, ekip arkadaşlarınıza destek olun. Yaygın hatalar arasında disiplinsizlik (geç kalma, üniforma ihmali) ve şikayetçilik yer alır; bunlar sicil notunu düşürür. Aksine, eğitimlerde yüksek başarı gösterin: Atış poligonunda isabetli atışlar, engelli parkurunda rekorlar terfi şansınızı artırır.

    Usta birliğe geçtikten sonra, 6-12 ay içinde çavuş olma ihtimali yüksektir. Kısa dönem erler (6 ay) için süre kısadır, bu yüzden acemi birliğinde yoğunlaşın. Uzun dönem erler (12 ay) ise daha fazla fırsat yakalar. Birlik komutanıyla birebir görüşmeler yaparak niyetinizi belirtin; bu, sizi radarlarına sokar. Unutmayın, çavuşluk ekstra maaş (yaklaşık 50-100 TL fark) ve nöbet muafiyeti getirir, ama sorumluluklar artar: Erleri eğitmek, rapor hazırlamak ve disiplin sağlamak.

     Terfi Sonrası Hazırlık

    Çavuş olduktan sonra, uzman çavuş başvurusu için zemin hazırlar. Bu rütbe, askerlik bitmeden uzman erbaş teminine kapı açar. Hizmet sürenizin son 3-6 ayında başvuruyu planlayın ki, terhis öncesi sonuç alın.

    Uzman Çavuşluk İçin Genel Şartlar

    Uzman çavuş, uzman erbaş sınıfının üst rütbesidir. 3269 sayılı Uzman Erbaş Kanunu’na göre, bu kadroya giriş için katı kriterler vardır. Erden gelen bir asker için en kritik şart, çavuş olarak hizmet etmiş olmaktır.

    Vatandaşlık ve Yaş Sınırı

    Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak zorunludur. Yaş sınırı, başvuru yapılan yılın Ocak ayının ilk günü itibarıyla 27 yaşını doldurmamış olmaktır (bazı branşlarda 25 yaşa iner). Er olarak 20 yaşında başlayan biri, 21-22 yaşlarında çavuş olup başvurabilir. Yaş hesabı, nüfus kayıt örneğine göre yapılır; tecil veya muafiyetler etkilemez.

    Eğitim ve Askerlik Tecrübesi

    En az lise veya dengi okul mezunu olmak şarttır. İlköğretim mezunları uzman onbaşı olabilir, ama çavuş için lise diploması esastır. Askerlik açısından, çavuş rütbesiyle muvazzaf hizmet yapmış veya yapmakta olmak gerekir. Sözleşmeli erler de başvurabilir, ama erler için usta birlikteki çavuşluk kritik. KPSS’den (KPSS-93, KPSS-94 veya P3 puan türleri) en az 50 puan almak zorunludur. Bu, genel kültür ve yetenek testi olup, önceden hazırlanmak faydalıdır.

    ### Fiziksel ve Sağlık Koşulları

    Boy uzunluğu 167-210 cm arasında olmalı; kilo, boya orantılı (örneğin 170 cm boy için 60-80 kg). Vücutta belirgin yara, dövme veya işitme kaybı olmamalı. Sağlık raporu, devlet hastanelerinden alınır ve tam teşekküllü muayene içerir: Göz, kulak, iç hastalıkları, psikiyatri. İtiraz hakkı bir kezdir; muayene öncesi sigara-alkolü bırakın, spor yapın.

    ### Adli ve Güvenlik Durumu

    Sabıka kaydı temiz olmalı; yüz kızartıcı suçlar (hırsızlık, uyuşturucu) elenir. Güvenlik soruşturması, aile ve sosyal çevreyi kapsar. Psikolojik testlerde stres yönetimi ve sadakat değerlendirilir.

    Bu şartlar, er için motive edici: Askerlikte kazandığınız tecrübe, başvuruda avantaj sağlar.

    ## Başvuru Süreci Adım Adım

    Başvuru, MSB Personel Temin Sistemi (https://personeltemin.msb.gov.tr/) üzerinden online yapılır. Dönemler yılda 2-3 kez duyurulur; 2025 için Şubat ve Ağustos beklenir.

    ### Online Kayıt ve Seçim

    Siteye TC kimlik numarasıyla girin, profil oluşturun. Kara, Deniz veya Hava Kuvvetleri’ni seçin (Jandarma ayrı portal). Branş tercihi yapın: Piyade, topçu, lojistik vb. Er olarak çavuş tecrübenizi belgeleyin. Başvuru onayı sonrası e-posta gelir; 7 gün içinde Ankara’ya çağrı.

    ### Çağrı ve Kayıt İşlemleri

    Ankara Beytepe’de (Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi) toplanılır. Otobüsle taşınır, barkodla kayıt olunur. Evrak kontrolü yapılır; eksiklik elenme sebebidir. Bir gece konaklama sağlanır.

    ### Zamanlama ve Takip

    Erken başvuru avantajlıdır; dönem kontenjanı sınırlı (yılda 10.000+). Askerlik bitmeden 3 ay önce tamamlayın ki, terhis gecikmesin.

    ## Gerekli Evraklar Detaylı Listesi

    Başvuruda eksiksiz evrak, başarı şansını %50 artırır. Er için askeri belgeler ön plandadır.

    ### Temel Kimlik Belgeleri

    – Nüfus cüzdanı veya kimlik fotokopisi (orijinal sınavda gösterilir).

    – 2 adet biyometrik fotoğraf (askeri üniformasız, sivil).

    – Adres beyanı (ikametgah).

    ### Eğitim ve KPSS Belgeleri

    – Lise diploması veya mezuniyet belgesi (noter onaylı fotokopi).

    – KPSS sonuç belgesi (e-Devlet’ten indirin, 50+ puan).

    ### Askerlik ve Sicil Belgeleri

    – Askerlik durum belgesi (e-Devlet’ten, çavuş rütbesi belirtilmeli).

    – Sicil kaydı (birlik komutanlığından, olumlu notlu).

    – Terhis belgesi (hizmet devam ediyorsa, güncel durum).

     

    Askerdeyken Nasıl Uzman Çavuş Olurum

    ### Sağlık ve Adli Belgeler

    – Sağlık raporu (Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Yeteneği Yönetmeliği’ne göre, A veya B dilimi).

    – Adli sicil kaydı (e-Devlet’ten, temiz olmalı).

    – Arşiv araştırması formu (online doldurulur).

    Evrakları dosya halinde hazırlayın; fotokopiler renkli olsun. Er olarak birlikten izin alın, evrakları komutan onaylatın.

     Sınav ve Değerlendirme Aşamaları

    Ankara’da 3-5 günlük yoğun süreç başlar. Başarı oranı %30-40’tır; hazırlık şart.

     Yazılı Sınav

    Genel kültür (tarih, coğrafya, matematik) ve meslek bilgisi (askeri terimler, branş taktikleri). 100 soru, 90 dakika. Er tecrübesi burada fark yaratır; KPSS hazırlığı yardımcı olur.

     Fiziki Yeterlilik Testleri

    Şınav (erkek 30+, kadın 20+), mekik (50+), barfiks (5+), 3000m koşu (14 dk altı). Parkur: Engel atlama, tırmanma. Haftalarca antrenman yapın; su tüketimi ve esneme ihmal etmeyin.

    Ön Sağlık Muayenesi

    Boy-kilo ölçümü, görme testi, kan tahlili. Dövme kontrolü sıkı; gizli olanlar sorun olmaz.

     Uygulamalı ve Mülakat Sınavı

    Branşa göre pratik: Silah montajı, harita okuma. Mülakatta 5 komutan sorar: “Neden uzman çavuş?”, “Liderlik örneğin nedir?”. Düzgün konuşun, göz teması kurun, üniforma temiz olsun. Psikolojik test: Kişilik envanteri, stres simülasyonu.

    Başarılılar yeşil listeye girer; güvenlik soruşturması 1-2 ay sürer.

    Eğitim Süreci ve Atama

    Sınavı geçenler, 6 aylık temel eğitime alınır. Eğitiminiz erlikteki gibi yoğun: Yanaşık düzen, muharebe taktikleri, hayatta kalma becerileri.

     Eğitim İçeriği

    Haftalık program: Sabah koşu, öğlen atış, akşam teori. Konular: Kimyasal savunma, yüzme, gece operasyonları. Er olarak avantajlısınız; temeliniz var. Eğitim sonunda yemin töreni ve rütbe alma.

     Atama ve Sözleşme

    Eğitim bitiminde branşa göre birlik ataması. İlk sözleşme 3 yıl; uzatma hakkı var. Maaş: 2025 için 40.000+ TL (rütbe ve kıdeme göre).

     Kariyer Avantajları ve Uzun Vadeli Planlama

    Uzman çavuşluk, emekli maaşı, lojman ve sağlık güvencesi sunar. Terfi: 3 yılda uzman kıdemli çavuş. Astsubaylığa geçiş için sınavlar var. Aile desteğiyle motivasyonunuzu koruyun.

     Potansiyel Zorluklar

    Ayrılma tazminatı (hizmet x maaş) alınır, ama sözleşme feshi riskli. Stres yönetimi için spor ve hobi şart.

     Sıkça Sorulan Sorular

    – **Erken yaşta başvurabilir miyim?** 20 yaş üstü, evet.

    – **KPSS puanı düşükse?** 50 altı elenir; kurs alın.

    – **Kadın erler için?** Aynı şartlar, fizik testleri uyarlı.

    – **Terhis sonrası başvuru?** 5 yıl sınırı var; erken olun.

    ## Sonuç

    Erden uzman çavuşa yolculuk, disiplin ve azimle dolu bir macera. Bu rehber, 2000 kelimeyi aşan detaylarıyla yolunuzu aydınlatsın. Resmi siteleri takip edin, hayallerinizi ertelemeyin. Vatan hizmetinde başarılar!

     

  • ASELSAN: Borsa İstanbul’da Trilyonluk Zirve

    ASELSAN: Borsa İstanbul’da Trilyonluk Zirve

    ASELSAN: Borsa İstanbul’da Trilyonluk Zirve

    Türkiye savunma sanayiinin devi ASELSAN, 25 Eylül 2025 tarihinde Borsa İstanbul’da tarihi bir başarıya imza attı: Piyasa değeri 1 trilyon Türk Lirası’nı aşarak Türkiye’nin ilk trilyonluk şirketi oldu. Bu dönüm noktası, sadece finansal bir zafer değil, aynı zamanda Türkiye’nin teknolojik bağımsızlık mücadelesinde bir mihenk taşı.  hisseleri, yıl başındaki 72,50 TL seviyesinden 220,80 TL’ye fırlayarak adeta bir roket hızıyla yükseldi. Şirketin bu başarısı, hem ekonomik hem de stratejik açıdan Türkiye’nin gücünü küresel arenada bir kez daha kanıtladı.

    Bu makale, ASELSAN’ın trilyonluk yolculuğunu, tarihini, başarılarını ve geleceğe yönelik potansiyelini özgün bir perspektifle ele alıyor. Şirketin nasıl bir teknoloji devi haline geldiğini, finansal performansını ve Türkiye ekonomisine katkısını derinlemesine inceleyeceğiz. Hazırsanız, bu tarihi zaferin hikayesine dalalım.

    ASELSAN’ın Doğuşu: Teknolojik Bağımsızlığın İlk Adımları

     Askeri Elektronik Sanayi Anonim Şirketi, 26 Kasım 1975’te Türk Silahlı Kuvvetleri Vakfı tarafından kuruldu. O dönemde Türkiye, savunma teknolojilerinde neredeyse tamamen dışa bağımlıydı. İthal edilen elektronik sistemler, hem maliyetliydi hem de stratejik riskler taşıyordu.  bu bağımlılığı kırmak için doğdu. İlk yıllarda telsizler ve temel haberleşme sistemleri üreterek yola çıkan şirket, kısa sürede Türk ordusunun bel kemiği haline geldi.

    1980’ler, ASELSAN için büyüme dönemi oldu. Yerli üretim telsizler, askeri haberleşme ağlarının temelini oluşturdu. 1990’lara gelindiğinde, şirket daha karmaşık teknolojilere yöneldi: Füze güdüm sistemleri, radarlar ve elektronik harp teknolojileri. 2000’ler ise ASELSAN’ın uluslararası arenada parladığı yıllar oldu. İlk ihracatını 2007’de Katar’a gerçekleştiren şirket, o günden beri global bir marka olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.

    Bugün 14.000’den fazla çalışanıyla, savunma elektroniği alanında dünyanın en önde gelen şirketlerinden biri. Ürün yelpazesi, AESA radarlardan elektro-optik sistemlere, insansız sistemlerden yapay zeka destekli platformlara kadar geniş bir alanı kapsıyor. Şirketin Ar-Ge yatırımları, yıllık yaklaşık 1 milyar dolara ulaşmış durumda. Bu, Türkiye’nin yüksek teknoloji ihracatında kilogram başına 20.000 doları aşan katma değer yaratmasını sağlıyor – ülke ortalamasının çok üzerinde bir rakam.

    ASELSAN Borsa İstanbul'da Trilyonluk Zirve

    Savunma Sanayiinde Milli Devrim: ASELSAN’ın Lokomotif Rolü

    Türkiye’nin savunma sanayii, son 20 yılda adeta bir mucizeye imza attı. 2000’lerin başında yerlilik oranı yüzde 20’lerdeyken, bugün bu oran yüzde 80’e yaklaştı. ASELSAN, bu dönüşümün öncülerinden biri. Şirket, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin modernizasyonunda kritik bir rol oynuyor. Örneğin, yerli üretim MURAD radar sistemi, F-16 uçaklarının tespit kabiliyetini artırırken, ASELFLIR-600 elektro-optik sistemleri insansız hava araçlarının gözü kulağı oldu. Uzun menzilli hava savunma sistemleri ise Türkiye’nin gökyüzünü koruyan bir kalkan haline geldi.

     etkisi sadece Türkiye ile sınırlı değil. Katar, Azerbaycan, Pakistan ve Malezya gibi ülkeler, şirketin ürettiği sistemleri kullanıyor. 2024’te 1 milyar dolarlık ihracat kontratı imzalayan ASELSAN, 2025’in ilk yarısında bu rakamı 1,3 milyar dolara çıkardı. Sipariş defteri, tarihi bir rekorla 16 milyar dolara ulaştı. Bu rakamlar, şirketin küresel talebi karşılayacak kapasiteye ve güvene sahip olduğunu gösteriyor.

    Jeopolitik dinamikler de ASELSAN’ın yükselişinde önemli bir rol oynuyor. Küresel çapta artan savunma talebi, Türkiye’nin stratejik konumunu daha da değerli kılıyor. Orta Doğu’daki gerilimler, Asya-Pasifik bölgesindeki rekabet ve Avrupa’daki güvenlik endişeleri, savunma teknolojilerine olan ihtiyacı artırıyor. ASELSAN, bu talebi karşılayarak Türkiye’nin “savunma diplomasisi” stratejisine güç katıyor.

    Ayrıca, şirketin sürdürülebilirlik vizyonu da dikkat çekiyor. Yeşil teknolojilere yatırım yapan ASELSAN, enerji verimliliği yüksek sistemler geliştiriyor. Bu, hem çevresel sorumluluğunu yerine getiriyor hem de küresel müşterilerin çevre dostu ürün talebine yanıt veriyor.

    Finansal Performans: Trilyonluk Değerin Arkasındaki Rakamlar

    Trilyonluk piyasa değeri, tesadüf değil; sağlam finansal temellere dayanıyor. 2025’in ilk yarısında şirketin cirosu 53,7 milyar TL’ye ulaştı ve geçen yıla göre yüzde 11 büyüdü. Net kar, yüzde 30 artışla 6,4 milyar TL oldu. 2024 tam yıl performansına bakıldığında ise ciro yüzde 13, net kar yüzde 45 artarak 15,2 milyar TL’ye çıktı. Bu, şirketin sadece büyüdüğünü değil, aynı zamanda karlılığını da artırdığını gösteriyor.

    Hisse performansı, yatırımcıların ASELSAN’a olan güvenini yansıtıyor. 27 Eylül 2025 itibarıyla hisse fiyatı 217,30 TL seviyesinde, günlük işlem aralığı ise 214,10-218,30 TL. Yıl başından beri hisse getirisi yüzde 200’ü aşarak Borsa İstanbul’un yıldızı oldu. 4,56 milyar adet payla, şirketin piyasa değeri 1 trilyon TL’yi geçti. Analistler, uzun vadeli büyüme beklentisini yüksek tutuyor; gelecekteki büyüme oranı yüzde 28, özsermaye getirisi ise yüzde 21 öngörülüyor.

    Yatırım harcamaları da ASELSAN’ın gücünü pekiştiriyor. 2022-2024 arasında yatırımlar yüzde 27 artarken, 2024’te seri üretim altyapısına 250 milyon dolar ayrıldı. Bu yatırımlar, şirketin üretim kapasitesini artırarak hem iç hem de dış talebi karşılamasını sağlıyor. Brüt kar marjı yüzde 32, FAVÖK marjı yüzde 25 seviyesinde – her ikisi de sektör ortalamasının üzerinde.

    Finansal Gösterge

    2024

    2025 (İlk Yarı)

    Ciro (milyar TL)

    92,353,7

    Net Kar (milyar TL)

    15,26,4

    Brüt Kar Marjı (%)

    3232

    FAVÖK Marjı (%)

    2525

    Yatırım Harcamaları (milyon $)

    250150

    ASELSAN’ın Geleceği: İnovasyon ve Küresel Liderlik

     sadece bugünün değil, geleceğin de habercisi. Şirket, yapay zeka, otonom sistemler ve kuantum teknolojileri gibi alanlarda Ar-Ge çalışmalarını hızlandırıyor. Örneğin, insansız kara ve hava araçları için geliştirilen otonom sistemler, gelecekte savaş alanlarının dinamiğini değiştirebilir. Ayrıca, 5G haberleşme sistemleri ve siber güvenlik çözümleri, ASELSAN’ı sivil teknoloji pazarında da güçlü bir oyuncu haline getiriyor.

    Küresel pazarda rekabet avantajını sürdürebilmek için ASELSAN, uluslararası iş birliklerine de ağırlık veriyor. Avrupa, Asya ve Ortadoğu’daki ortaklıklarla, şirket hem teknoloji transferi yapıyor hem de yeni pazarlara açılıyor. 2026 için hedef, ihracat gelirlerini 2 milyar dolara çıkarmak. Bu, Türkiye’nin savunma sanayii ihracatını 10 milyar dolar seviyesine taşıma hedefiyle uyumlu.

    Türkiye ekonomisi için de ASELSAN bir lokomotif. Yüksek teknoloji istihdamı, yan sanayi gelişimi ve ihracat gelirleriyle, şirket ekonomik büyümeye doğrudan katkıda bulunuyor. Ayrıca, Borsa İstanbul’daki lider konumu, diğer yerli şirketlere ilham veriyor. ASELSAN’ın başarısı, Türk mühendislerinin ve iş gücünün potansiyelini dünyaya kanıtlıyor.

    Sonuç: Bir Ulusun Gururu

    ASELSAN’ın Borsa İstanbul’da trilyonluk değere ulaşması, sadece bir finansal başarı değil; Türkiye’nin teknolojik, ekonomik ve stratejik gücünün bir göstergesi. 50 yıllık bir geçmişle, şirket hem Türk Silahlı Kuvvetleri’ni modernize etti hem de küresel savunma pazarında söz sahibi oldu. Finansal performansı, Ar-Ge yatırımları ve ihracat başarılarıyla, ASELSAN Türkiye’nin geleceğine ışık tutuyor.

    Bu tarihi zafer, aynı zamanda bir başlangıç. ASELSAN, inovasyon ve liderlik vizyonuyla, sadece Türkiye’nin değil, dünyanın teknoloji devlerinden biri olmaya aday. Yatırımcılar, çalışanlar ve Türk halkı için bu, gurur verici bir an. Gelecekte ASELSAN’ın yeni rekorlar kıracağına şüphe yok – çünkü bu şirket, bir ulusun azminin ve zekasının somut hali.

  • Engelli Yakını Jandarma Personeli İçin Konut Puanı Ekletme

    Engelli Yakını Jandarma Personeli İçin Konut Puanı Ekletme

    Jandarma Engelli Birey İçin Konu Puanı

    Jandarma personelinin engelli bireyleri için Konu puanlarına ek +40 puan ekletebilirsiniz. ekletmek için aşağıda detaylı açıklamalı yazdık, Sizlerde biliyorsunuz ki puanın ne kadar önemli olduğunu bu yüzden Engelli bireyine bakıyorsanız Aşağıda ki yazdığım dilekçeyi yazarak puanınızı ekletebilirsiniz yine aklınıza takılan soruları yorum olarak yazabilirsiniz.

    🏠 Konut (Lojman) Puanı

    • Puanlama sistemi, lojman dağıtımında adalet sağlamak için kullanılır.

    • Puanlar genellikle şu kriterlere göre belirlenir:

      • Hizmet yılı (görev süresi arttıkça puan da artar).

      • Rütbe (üst rütbelere öncelik tanınabilir).

      • Çocuk sayısı ve medeni durum (evli ve çocuklu personelin puanı genelde daha yüksek olur).

      • Mevcut konut durumu (kendi evi olanın puanı daha düşük olabilir).

      • Görev yeri koşulları (zorunlu hizmet bölgeleri veya mahrumiyet bölgelerinde görev yapanlara ek puan verilebilir).

    🏘️ Lojman Hakkı

    • Jandarma personeline, görev yaptığı yerdeki lojman imkanları ölçüsünde lojman tahsisi yapılır.

    • Tahsis sırası konut puanına göre belirlenir. En yüksek puanlı personel önceliklidir.

    • Eğer lojman sayısı yetersizse, kura usulü de uygulanabilir.

    • Görev türü ve öncelikli kadrolar (örneğin kritik görevlerdeki personel) doğrudan lojman hakkı elde edebilir.

    • Lojman tahsis edilen personel, belirli bir kira bedeli (emsale göre düşük) öder.

    📌 Önemli Notlar

    • Bekâr personel için misafirhane veya bekar lojmanı imkânı sağlanır.

    • Lojmanda oturan personelin ev alması veya şartların değişmesi durumunda lojmandan çıkarılması gerekebilir.

    • Her kurumun kendi lojman yönetmeliği ve iç yönergeleri vardır; Jandarma da Milli Savunma Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı’nın düzenlemelerine tabidir.

    📑 Lojman Başvuru ve Tahsis Süreci

    • Başvuru: Personel, görev yaptığı birimde lojman talebini resmi dilekçe ile bildirir.

    • Puan Hesaplama: İlgili komisyon, puanları hizmet süresi, aile durumu, rütbe ve mevcut ev sahibi olup olmadığına göre hesaplar.

    • Tahsis Komisyonu: Her yıl (veya ihtiyaç duyulduğunda) oluşturulan komisyon, boş lojmanları ilan eder ve başvuruları değerlendirir.

    • Tahsis Kararı: En yüksek puandan başlanarak sıralama yapılır; eşit puan durumunda kura çekilir.

    • Yerleşim Süresi: Tahsis edilen personel genellikle 15 gün – 1 ay içinde lojmana taşınmalıdır.

    ⚖️ Lojman Tahsisinde Öncelik Durumları

    Bazı personel gruplarına, görevlerinin niteliği gereği öncelik tanınabilir:

    • Görev zorunluluğu olan kadrolar: Örneğin karakol komutanı, kritik güvenlik görevi yürüten personel.

    • Sağlık gerekçeleri: Engelli personel veya ailesinde sağlık problemi olanlara ek puan verilebilir.

    • Görev yeri koşulları: Mahrumiyet bölgesinde görev yapanlar öncelikli olabilir.

    Engelli Yakını Jandarma Personeli İçin Konut Puanı Ekletme
    Engelli Yakını Jandarma Personeli İçin Konut Puanı Ekletme

    💰 Lojman Kira Bedeli ve Giderler

    • Lojman tahsis edilen personel, emsal kira bedelinden daha düşük bir kira öder.

    • Elektrik, su, doğalgaz gibi giderler personelin sorumluluğundadır.

    • Ortak giderler (bakım, temizlik vb.) ise tüm lojman sakinlerine paylaştırılır.

    📜 Lojman Kullanım Kuralları

    • Lojmanlar görev süresiyle sınırlı olarak tahsis edilir. Görev sona erdiğinde lojman boşaltılmalıdır.

    • Lojman, başkasına devredilemez veya kiralanamaz.

    • Lojmanda gürültü, çevre düzeni, ortak alan kullanımı gibi konularda disiplin kurallarına uyulmalıdır.

    • Kurallara aykırı davranış halinde lojman tahsisi iptal edilebilir.

    🔄 Lojmandan Ayrılma Durumları

    Personelin lojmandan çıkması gereken durumlar:

    • Kendi adına konut satın alması,

    • Görev yerinin değişmesi,

    • Emeklilik veya istifa,

    • Disiplin cezası veya kurallara uymama.

    Jandarma Konut Puanı ekletme

    Son olarak Engelli bireye bakmakla yükümlü biriyseniz sizlere tanınan 40 puan ekletebilirsiniz.
    aşağıda vereceğim dilekçeyi yazarak puanınızı jnet konut puanınıza ekletebilirsiniz.

     

     

    Personel Konut Puanı ile ilgili;

    Personellerden eşi, çocuğu,annesi,babası veya kardeşi için(Anne,Baba,Kardeş için vasilik şartı) ile engelli sağlık raporunu ibraz eden personelin engelli sağlık raporlarına istinaden meslekte iken dilekçe ile müracaatları halinde +40 puan konut puanı verilir. Personel görev yaptığı il, ilçe, karakol idari işlerinden dilekçe ile ekte belirtmiş olduğum dilekçe formatını kendilerine uyarlayarak personel şubeye jbs üzerinden üst yazıyla bildirebilir.

    Dilekçenin başı zaten her zamanki gibi bellidir ,  Rütbesi , görevi tc pbik gibi bilgileri yazdıktan sonra  aşağı kısmına dilekçeye şunu yazıyoruz ;

    Dilekçe: ” Çocuğum,Annem,Babam A..A…(TC:9999999999)’nın 08.01.2025 tarih ve 2025abcabcabcabc sayılı Çözger veya Engelli Sağlık Kurulu raporuna istinaden tarafıma ilave Konut puanı verilmesini tensiplerinize arz ederim.” şeklinde yazıp dilekçesini ve Engelli Sağlık Kurulu Raporunu taratıp Jbys üst yazıyla Personel şubeye gönderin. Birkaç gün sonra personel kendi Jbs sayfasından Personel Konut puanı kısmından kontrol edebilir. Ekleme olmadıysa dahiliden personel şubeyle görüşülmesi gerekmektedir.

  • F-16 Blok 70 Türk Hava Kuvvetleri’ne Ne Katar?

    F-16 Blok 70 Türk Hava Kuvvetleri’ne Ne Katar?

    F-16 Blok 70 Türk Hava Kuvvetleri’ne Ne Katar? (500+ kelime)

    Türk Hava Kuvvetleri, 1980’lerin ortalarından günümüze kadar hava gücünü büyük oranda F-16 Fighting Falcon üzerine inşa etmiştir. Peace Onyx projeleri kapsamında alınan yüzlerce F-16, Türkiye’yi hem NATO’nun en güçlü hava kuvvetlerinden biri hâline getirmiş hem de savunma sanayiine ciddi bir teknoloji transferi kazandırmıştır. Ancak yıllar içinde teknolojinin gelişmesi, beşinci nesil savaş uçaklarının devreye girmesi ve bölgesel rakiplerin modern uçaklara yönelmesi, Türk Hava Kuvvetleri’nin filosunu yenilemesini zorunlu kılmıştır.

    Bu noktada gündeme gelen F-16 Blok 70 (Viper), yalnızca bir “güncelleme” paketi değil, adeta yeniden doğmuş bir F-16 modelidir. Gövde ömrünün 12.000 uçuş saatine çıkarılması, dijital aviyonik mimarisi, AESA radarı, IRST kabiliyeti ve VIPERSHIELD elektronik harp sistemiyle Blok 70, 4. nesil uçakların sınırlarını zorlayarak 4.5 nesil seviyesine ulaşmıştır. Türkiye için bu uçak, yalnızca mevcut F-16 filosunun modernizasyonu değil, aynı zamanda Milli Muharip Uçak KAAN hizmete girene kadar kritik bir köprü platform anlamına gelmektedir.

    Türkiye’nin çevresine bakıldığında Blok 70’in önemi daha da iyi anlaşılır. Yunanistan, Fransa’dan Rafale almış, ABD’den F-35 tedarik sürecine girmiştir. İsrail zaten aktif bir F-35 filosuna sahiptir. Rusya, Karadeniz’de Su-35 ve Su-57 gibi uçaklarını bulundururken, İran da yeni nesil Rus uçakları için girişimlerde bulunmaktadır. Böyle bir ortamda Türkiye’nin caydırıcı hava gücü ihtiyacı göz ardı edilemez.

    F-16 Blok 70’in en önemli katkısı, çoklu görev kabiliyeti ile Türk Hava Kuvvetleri’ne esneklik sağlamasıdır. Hava-hava üstünlüğü, hava-yer taarruzları, elektronik harp görevleri, keşif ve istihbarat faaliyetleri tek bir platform üzerinden yürütülebilecektir. Ayrıca milli mühimmat entegrasyonu sayesinde Türkiye’nin savunma bağımsızlığı daha da pekişecektir.

    F-16-Blok-30-e1617022785448

    F-16 Blok 70’in Öne Çıkan Özellikleri

    F-16 Blok 70’in “öne çıkan özellikleri” denildiğinde aslında üç ana başlık öne çıkar: dayanıklılık, modernizasyon ve çok rollülük. Bu model, yalnızca bir savaş uçağı değil, aynı zamanda uzun vadeli bir güvenlik garantisidir.

    1. Dayanıklılık:
    Blok 70’ler, 12.000 uçuş saati ömrüyle önceki nesillere kıyasla %50 daha uzun süre kullanılabilir. Bu durum, Türk Hava Kuvvetleri’nin filoyu uzun yıllar boyunca aktif şekilde tutmasına olanak tanır. Ayrıca gövde malzemeleri ve yapısal takviyeler sayesinde uçak, daha ağır mühimmat taşıyabilir ve zorlu operasyon koşullarında performansını koruyabilir.

    2. Modernizasyon:
    Blok 70, dijital mimarisiyle öne çıkar. Kokpit tasarımı geniş renkli ekranlarla modernize edilmiştir. Pilotun görev yükünü azaltan görev bilgisayarı, veri linki entegrasyonu ve sensör füzyonu gibi unsurlar, hava muharebelerinde üstünlük sağlar. Ayrıca yazılım güncellemeleriyle yeni mühimmat ve sistem entegrasyonları kolaylıkla yapılabilir. Bu da uçağı geleceğe dönük bir platform hâline getirir.

    3. Çok Rollülük:
    F-16 Blok 70, yalnızca hava-hava muharebeleri için değil, aynı zamanda hassas güdümlü mühimmatlarla kara hedeflerini vurmak, deniz hedeflerine karşı görev yapmak ve elektronik harp desteği sağlamak için de kullanılabilir. Bu çok yönlülük, Türk Hava Kuvvetleri’nin farklı coğrafi tehditlere tek platform üzerinden cevap verebilmesine olanak tanır.

    Özellikle milli mühimmat entegrasyonu Türkiye için kritik önemdedir. SOM seyir füzeleri, Gökdoğan ve Bozdoğan füzeleri, HGK ve LGK gibi akıllı mühimmatların F-16 Blok 70’e entegre edilmesiyle Türkiye, kendi mühimmatlarını kullanarak bağımsız operasyon kabiliyetini artıracaktır.

    APG-83 AESA Radar

    F-16 Blok 70’in en kritik unsurlarından biri AN/APG-83 SABR AESA radardır. AESA teknolojisi, modern hava muharebelerinin en önemli bileşenidir. Geleneksel mekanik taramalı radarlar belirli bir frekansta çalışırken AESA radar, yüzlerce küçük modülün bağımsız çalışması sayesinde çok daha hızlı, güvenli ve dirençli tarama yapar.

    APG-83’ün özellikleri:

    • Aynı anda 20’den fazla hedefi izleme kabiliyeti

    • Düşük radar kesit alanına sahip hedefleri (stealth uçaklar) daha uzak menzilden tespit edebilme

    • Yüksek çözünürlüklü SAR (Sentetik Açıklıklı Radar) moduyla yer hedeflerini harita gibi görüntüleyebilme

    • Elektronik karıştırmaya karşı dayanıklılık

    Türk Hava Kuvvetleri açısından bu radarın önemi büyüktür. Ege Denizi’nde Yunan Rafale ve F-35 uçaklarına karşı üstünlük sağlayacak, Suriye ve Irak’ta düşük irtifada uçan küçük hedefleri tespit edebilecek, Doğu Akdeniz’de deniz hedeflerini hassas şekilde takip edebilecektir. Bu radar aynı zamanda Türk milli mühimmatlarının daha etkin kullanılmasına da zemin hazırlar.

    Legion Pod ile IRST Kabiliyeti

    F-16 Blok 70’in en önemli artılarından biri de Legion Pod sayesinde kazandığı IRST kabiliyetidir. IRST, kızılötesi arama ve takip sistemidir ve pasif çalışır; yani düşman tarafından fark edilmeden hedefleri tespit eder. Bu özellikle düşük görünürlük özelliğine sahip uçaklara (örneğin F-35) karşı büyük bir avantajdır.

    Legion Pod’un sunduğu avantajlar:

    • Hedefi radar izi olmadan, kızılötesi imzadan tespit edebilme

    • Elektronik harp ortamında radarlar karıştırıldığında alternatif sensör olarak çalışabilme

    • “Sessiz modda” görev yapabilme, yani düşmana radar sinyali göndermeden takip imkânı

    Türkiye açısından bu kabiliyetin en büyük önemi, Yunanistan’ın F-35 uçaklarını devreye sokacağı dönemde ortaya çıkacaktır. F-16 Blok 70, radarlarının göremediği hedefleri IRST sayesinde pasif olarak yakalayabilecektir. Ayrıca bu sistem, uzun menzilli hava-hava füzeleriyle birleştiğinde çok ciddi bir caydırıcılık sağlar.

    F-16V

    AN/ALQ-254(V)1 “VIPERSHIELD” Elektronik Harp Paketi (600+ kelime)

    Elektronik harp, modern hava muharebelerinin bel kemiğidir. F-16 Blok 70’in entegre VIPERSHIELD elektronik harp paketi, uçağı yalnızca saldırı kabiliyetleriyle değil, aynı zamanda hayatta kalma şansıyla da güçlendirir.

    VIPERSHIELD’in yetenekleri:

    • Radar ikaz alıcılarıyla düşman radarlarının kilitlenmesini tespit etme

    • Elektronik karıştırma yoluyla radarları yanıltma ve bastırma

    • Füze ikaz sistemleriyle yaklaşan füzeleri tespit etme

    • Karşı tedbir fişekleriyle (chaff, flare) fiziksel korunma sağlama

    • Tamamen dijital mimariyle gelecekte yeni modüllerin kolayca entegre edilmesi

    Türk Hava Kuvvetleri için VIPERSHIELD, özellikle S-300, S-400 gibi Rus yapımı gelişmiş hava savunma sistemlerine karşı operasyon yaparken hayati öneme sahiptir. Bu sistem, Türk F-16’larının görevden geri dönme ihtimalini yükseltir ve pilotlara güven verir. Ayrıca milli elektronik harp çözümleri (ASELSAN üretimi sistemler) ilerleyen dönemde bu pakete entegre edilebilir.

    Sonuç

    F-16 Blok 70, Türk Hava Kuvvetleri için yalnızca bir modernizasyon hamlesi değil, aynı zamanda geleceğe açılan stratejik bir kapıdır. AESA radarı, IRST kabiliyeti, VIPERSHIELD elektronik harp sistemi ve milli mühimmat entegrasyonu ile Türkiye, 2030’lara kadar caydırıcı hava gücünü garanti altına alacaktır. Uzun vadede KAAN projesi devreye girse bile, F-16 Blok 70’ler Türk Hava Kuvvetleri’nin omurgası olmaya devam edecektir.

  • Hangi Bölümü Okuyanlar Yedek Subay Olabilir

    Hangi Bölümü Okuyanlar Yedek Subay Olabilir

    Hangi Bölümü Okuyanlar Yedek Subay Olabilir?

    Yedek subaylık, üniversite mezunlarının askerlik hizmetlerini subay statüsünde yerine getirebilmelerine imkân tanıyan bir uygulamadır. Türkiye’de askerlik yükümlülüğünü yerine getiren erkek vatandaşlar için bu sistem, hem kariyer hem de askerlik hizmeti açısından önemli avantajlar sağlar. Peki, hangi bölümlerden mezun olanlar yedek subay olabilmektedir? Aşağıda bu konuyu detaylı şekilde ele alacağız.

    Yedek Subaylık İçin Genel Şartlar

    Her şeyden önce,  subay olabilmek için bazı genel kriterler bulunur. Bu kriterler yalnızca bölüm mezuniyetine bağlı değildir. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak, sağlık muayenesinden geçmek, adli sicil kaydının uygun olması ve üniversite lisans programından mezun olmak başlıca şartlardır. Ayrıca, Y. subaylık için yapılan seçimlerde fiziki yeterlilik, mülakat sonuçları ve ihtiyaç duyulan branşlar da belirleyici faktörlerdir.

    subaylık için adaylar Milli Savunma Bakanlığı tarafından yapılan değerlendirmeler sonucunda seçilir. Dolayısıyla, yalnızca bölüm değil, aynı zamanda kontenjanlar, dönemsel ihtiyaçlar ve başvuranların başarı sıralaması da önemlidir. Bu nedenle, bazı bölümlerden mezun olan adayların yedek subaylığa kabul edilme ihtimali daha yüksekken, bazı bölümlerde kontenjan sınırlı olabilir.

    Hangi Bölümlerden Mezun Olanlar Yedek Subay Olabilir?

    Y. subaylıkta belirleyici unsur, mezun olunan bölümün Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) ihtiyaçlarıyla örtüşmesidir. Özellikle mühendislik, sağlık ve fen bilimleri alanlarından mezun olan adaylar bu süreçte avantajlıdır. Örneğin:

    • Mühendislik Fakülteleri Mezunları: Elektrik, elektronik, makine, bilgisayar, inşaat, endüstri, kimya, mekatronik ve yazılım mühendisliği gibi bölümlerden mezun olanların yedek subay olma şansı yüksektir. Çünkü TSK, teknik bilgiye dayalı görevlerde bu alanlardan gelen uzmanlığa ihtiyaç duyar.
    • Sağlık Bilimleri Mezunları: Tıp fakültesi, diş hekimliği, eczacılık, hemşirelik, fizyoterapi ve benzeri sağlık alanları yedek subaylık için öncelikli bölümlerdir. Askeri birliklerde sağlık hizmetlerinin yürütülmesi açısından bu meslekler kritik öneme sahiptir.
    • Fen-Edebiyat Fakültesi Mezunları: Matematik, fizik, kimya, biyoloji gibi fen bilimleri mezunları da bilimsel ve teknik görevlerde değerlendirilebilir. Ayrıca, psikoloji ve sosyoloji mezunları da askerî danışmanlık veya rehberlik alanlarında görevlendirilebilmektedir.
    • Hukuk Fakültesi Mezunları: Hukukçular, askeri mahkemelerde veya hukuki danışmanlık alanlarında görevlendirilerek yedek subaylık yapabilirler.
    • İktisadi ve İdari Bilimler Mezunları: İşletme, iktisat, maliye, uluslararası ilişkiler ve benzeri bölümlerden mezun olanların da yedek subay olma ihtimali vardır. Özellikle idari işleyişte bu alanlardan mezun olanlar tercih edilebilir.

    Yedek Subaylığa Seçim Süreci Nasıl İşler?

    Bölüm mezuniyeti önemli olsa da, yedek subay olabilmek için seçim süreci de kritik rol oynar. Bu süreç genel olarak şu adımları içerir:

    1. Başvuru ve Ön Değerlendirme: Mezun adaylar askerlik yoklamasında yedek subay adayı olarak sisteme kayıt edilir.
    2. Sağlık Muayenesi: Adayların askerliğe elverişli olup olmadıkları kontrol edilir.
    3. Branş İhtiyaçlarının Belirlenmesi: TSK, o dönemde hangi alanlarda personele ihtiyaç duyuyorsa o bölümlere öncelik verir.
    4. Mülakat ve Sınavlar: Adayların bilgi, iletişim, liderlik ve problem çözme becerileri değerlendirilir.
    5. Atama ve Eğitim: Seçilen adaylar önce temel askerlik eğitimine, ardından görev yapacakları birimlere yönlendirilir.

    Bu süreç sonunda her bölümden adayın seçilmesi mümkündür; ancak özellikle teknik bilgiye sahip, ihtiyaç duyulan branşlardan mezun olanlar daha yüksek oranda yedek subay olarak görevlendirilir.

     

    Yedek Subaylıkta Eğitim Süreci ve Görevler

    Subaylığa kabul edilen adayların önünde zorlu ama bir o kadar da öğretici bir eğitim süreci vardır. İlk aşamada temel askerlik eğitimi alınır. Bu süreçte disiplin, askerî düzen, silah kullanımı, takım ruhu ve liderlik becerileri ön plana çıkar. Temel eğitimden sonra adaylar branşlarına uygun olarak farklı birliklere dağıtılır.

    Örneğin mühendislik mezunları teknik sınıflarda, sağlık bölümü mezunları revir veya askerî hastanelerde, hukuk mezunları ise hukuki danışmanlık birimlerinde görevlendirilebilir. Bu noktada mezun olunan bölümün doğrudan görev alanını belirlemesi önemli bir avantaj sağlar.

    subaylar görev yaptıkları süre boyunca er ve erbaşlara göre daha fazla sorumluluk taşır. Çoğu zaman birliğin sevk ve idaresinde aktif rol oynarlar. Bu durum, mezun oldukları alanın yanı sıra kişisel özelliklerinin de sınandığı bir süreçtir. Liderlik, kriz yönetimi ve hızlı karar alma gibi yetenekler ön plana çıkar.

    Yedek Subaylığın Sağladığı Avantajlar

    Birçok kişi yedek subay olmayı yalnızca askerlik süresini kısaltmak ya da daha rahat koşullarda askerlik yapmak olarak düşünür. Oysa bu görev, adaylara önemli avantajlar sunar:

    • Kariyer Avantajı: Yedek subaylık süresince edinilen disiplin, liderlik ve organizasyon becerileri, sivil hayatta özellikle iş dünyasında oldukça değerli görülür. İşverenler, bu deneyime sahip kişilerin daha sorumluluk sahibi ve yönetim becerileri gelişmiş olduğunu düşünür.
    • Maddi Haklar: Yedek subaylar er ve erbaşlara göre daha yüksek maaş ve özlük haklarından faydalanır. Bu durum, askerlik süresini ekonomik açıdan daha cazip hâle getirir.
    • Kişisel Gelişim: Farklı bölgelerde görev yapmak, yeni insanlarla tanışmak ve çeşitli sorumluluklar almak kişisel gelişimi hızlandırır.

    Bu avantajlar düşünüldüğünde, özellikle mühendislik ve sağlık gibi yoğun emek gerektiren bölümlerden mezun olanlar için yedek subaylık bir kariyer fırsatı olarak da değerlendirilebilir.

    Hangi Bölümü Okuyanlar Yedek Subay Olabilir

    Hangi Bölümler de Daha Sık Subay Seçilir?

    Her ne kadar tüm lisans mezunlarının yedek subay olma ihtimali bulunsa da bazı bölümler TSK tarafından daha sık tercih edilir.

    1. Mühendislik Fakülteleri: Özellikle savunma sanayi ile ilişkili olan elektronik, bilgisayar, yazılım, makine ve endüstri mühendisliği bölümleri neredeyse her dönem öncelikli alanlardandır.
    2. Sağlık Bilimleri: Tıp, eczacılık ve hemşirelik gibi sağlık bölümleri askerî birliklerin sürekli ihtiyacı olduğu için en çok seçilen alanlar arasındadır.
    3. Hukuk: Askerî disiplin içinde hukuki destek ve danışmanlığa ihtiyaç duyulduğundan hukuk mezunları da sıkça değerlendirilir.
    4. Fen Bilimleri: Matematik, fizik, kimya gibi bölümler, özellikle teknik birimlerde analiz ve hesaplama süreçlerinde tercih edilir.
    5. İdari Bilimler: İşletme, maliye ve uluslararası ilişkiler gibi bölümler, idari görevlerde sık sık yedek subay olarak atanabilir.

    Bununla birlikte her dönem ihtiyaçlar değişiklik gösterebilir. Dolayısıyla bazı yıllar fen bilimleri mezunlarına daha fazla ihtiyaç duyulurken, bazı dönemlerde idari bilimler ön plana çıkabilir.

     Subaylık ile Uzmanlık Arasındaki Farklar

    subaylık ile uzman çavuşluk veya astsubaylık çoğu zaman karıştırılır. Ancak bu görevler arasında belirgin farklar vardır. Yedek subaylık, zorunlu askerlik hizmeti kapsamında verilen geçici bir görev iken; uzman çavuşluk ve astsubaylık, TSK bünyesinde uzun süreli profesyonel bir kariyer anlamına gelir.

    subaylar görev süreleri bitince terhis edilirler. Fakat dileyenler bu süreçte kazandıkları deneyim ve istekleri doğrultusunda uzun süreli askerî kariyere geçiş yapabilir. Bu da  subaylığın bir başka avantajıdır.

    Sonuç ve Değerlendirme

    Sonuç olarak, yedek subay olabilmek için mezun olunan bölüm büyük önem taşır. Mühendislik, sağlık, hukuk, fen ve idari bilimler alanları bu konuda öne çıkar. Ancak her dönem TSK’nın ihtiyacına bağlı olarak farklı bölümlerden de seçim yapılabilir. Yedek subaylık yalnızca askerlik hizmetini yerine getirmek için değil, aynı zamanda kariyer ve kişisel gelişim fırsatı olarak da görülebilir.

    Özellikle disiplin, liderlik ve organizasyon yetenekleri kazanmak isteyen üniversite mezunları için bu süreç, sivil hayatta da büyük katkılar sağlar. Dolayısıyla  subaylık, askerlik görevini yapmakla kalmayıp kişiye uzun vadeli avantajlar sunan bir sistemdir.

     

  • Uzman Çavuşlukta Emeklilik: Kaç Yıl Hizmetten Sonra Emekli Olunur

    Uzman Çavuşlukta Emeklilik: Kaç Yıl Hizmetten Sonra Emekli Olunur

    Uzman Çavuşlukta Emeklilik: Kaç Yıl Hizmetten Sonra Emekli Olunur?

    Uzman çavuşluk, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde önemli bir görevdir. Pek çok kişi, bu mesleğe adım attıktan sonra emeklilik şartlarını merak eder. Özellikle “uzman çavuş emeklilik kaç yıl hizmet” sorusu, sıkça araştırılan konular arasındadır. Bu makalede, 2025 yılı itibarıyla güncel emeklilik kurallarını detaylı bir şekilde ele alacağız. Emeklilik, fiili hizmet süresi, yıpranma payı ve yaş şartı gibi unsurları inceleyerek, uzman çavuşların emekli olma sürecini aydınlatacağız.

    Uzman çavuşlar, 3269 sayılı Uzman Erbaş Kanunu kapsamında görev yapar ve sosyal güvenlik hakları, 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu’na göre düzenlenir. Bu sistem, memur statüsünde emeklilik sağlar. Ancak kurallar, sigorta başlangıç tarihine, hizmet süresine ve yıpranma haklarına göre değişebilir. Makalemizde, bu konuları alt başlıklar halinde açıklayacağız.

    Uzman Çavuş Kimdir ve Görevleri Nelerdir?

    Uzman çavuş, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde (TSK) sözleşmeli olarak çalışan, askeri operasyonlarda kritik roller üstlenen personeldir. Genellikle lise mezunu adaylar arasından seçilir ve eğitim sonrası uzman erbaş statüsünde göreve başlarlar. Görevleri arasında muharebe, lojistik destek ve terörle mücadele gibi alanlar yer alır.

    Bu meslek, yoğun fiziksel ve zihinsel çaba gerektirir. Uzman çavuşlar, sözleşmeli olarak 2 ila 5 yıl arasında görev yapar ve sözleşmeleri, sağlık durumlarına göre uzatılabilir. Emeklilik açısından bakıldığında, uzman çavuşlukta emeklilik şartları, diğer askeri personelle benzerlik gösterir ancak yıpranma payı gibi avantajlar sunar. Örneğin, terörle mücadelede görev alanlar için özel hükümler uygulanır.

    Uzman çavuş olmak isteyenler, genellikle 27 yaş sınırını aşmamalıdır. Ancak emeklilik sürecinde asıl odak, hizmet yılları ve yaş haddidir. Bu meslekte kariyer yapanlar, emeklilik hesaplamalarını doğru yapmak için SGK kurallarını takip etmelidir.

    Emeklilik Sisteminin Temelleri: SGK ve Kanuni Çerçeve

    Uzman çavuşların emekliliği, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) çatısı altında yönetilir. Temel yasa, 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu’dur. Bu kanuna göre, uzman erbaşlar memur statüsünde sigortalı sayılır ve emeklilik hakları buna göre belirlenir.

    Emeklilik için iki ana yol vardır: İstek üzerine emeklilik ve resen (zorunlu) emeklilik. İstek üzerine emeklilik, personelin kendi talebiyle gerçekleşir. Resen emeklilik ise yaş haddi veya hizmet süresi dolumuyla otomatik olarak uygulanır. 2025 yılında, bu kurallar 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun etkileriyle güncellenmiştir.

    Önemli bir nokta, sigorta başlangıç tarihidir. 8 Eylül 1999 öncesi sigortalı olanlar, farklı yaş tablolarına tabidir. Bu tarihten sonra başlayanlar için ise 25 yıl fiili hizmet ve belirli yaş şartı aranır. Ayrıca, 1 Mayıs 2008 sonrası göreve başlayanlarda kadın-erkek ayrımı kalkmış, her ikisi için de 25 yıl hizmet zorunlu hale gelmiştir.

    Uzman çavuşlukta emeklilik, prim günleri üzerinden hesaplanır. Bir yıl, 365 gün olarak sayılır ancak yıpranma payı eklenir. Bu pay, hizmet süresini artırır ve emeklilik yaşını düşürebilir.

    Fiili Hizmet Süresi Şartı: Kaç Yıl Çalışmak Gerekir?

    Uzman çavuş emeklilikte en kritik soru: “Kaç yıl hizmetten sonra emekli olunur?” Cevap, genellikle 25 yıl fiili hizmettir. Bu süre, yıpranma payı dahil hesaplanır ve emeklilik hakkı kazanmak için zorunludur.

    Fiili hizmet süresi, görevde geçirilen gerçek zamanı ifade eder. Örneğin, 20 yıl görev yapan bir uzman çavuş, yıpranma hakkı sayesinde 25 yıla ulaşabilir. 5434 sayılı Kanun’un 39. maddesine göre, 25 yıl fiili hizmet tamamlayanlar, belirli yaş şartıyla emekli olabilir.

    Ancak 15 yıl fiili hizmetle de emeklilik mümkündür, fakat bu durumda yaş şartı 61’dir. Bu seçenek, sağlık sorunları veya erken ayrılma durumlarında tercih edilir. Kısa bir örnek: 1999 öncesi sigortalı bir uzman çavuş, 20 yıl hizmet + yıpranma ile emekli olabilir.

    Uzun vadede düşünürsek, fiili hizmet süresi hesaplamasında borçlanmalar (askerlik, doğum gibi) dahil edilebilir. 2025 itibarıyla, SGK’nın online araçlarıyla bu hesaplama yapılabilir. Uzman çavuşlar, hizmet sürelerini düzenli takip etmeli, çünkü eksik primler emekliliği geciktirebilir.

    • 25 Yıl Kuralı: Standart emeklilik için zorunlu.
    • 15 Yıl Alternatifi: Yaşlılık aylığı için geçerli, ancak maaş düşük olur.
    • Borçlanma Etkisi: Ek prim günleri, süreyi kısaltabilir.

    Bu şartlar, uzman çavuş emeklilik sorgulama işlemlerinde temel alınır.

    Yıpranma Payı ve Etkileri: Avantajlı Hesaplama

    Yıpranma payı, uzman çavuşların en büyük avantajıdır. Her yıl için 3 ay (90 gün) eklenir. Bu, hizmet süresini artırır ve emeklilik yaşını düşürür.

    Örneğin, 20 yıl görev yapan bir uzman çavuş, 5 yıl yıpranma alır ve toplam 25 yıla ulaşır. 1999 öncesi sigortalılarda yıpranma, yaş haddinden tamamen indirilir. Sonrası için yarısı (en fazla 3 yıl) indirim yapılır.

    Yıpranma, terörle mücadele gibi riskli görevlerde artabilir. 5434 sayılı Kanun’un ilgili maddelerine göre, bu pay fiili hizmet zammı (FHZ) olarak adlandırılır ve hem hizmete hem yaşa etki eder.

    Uzun bir paragraf olarak ele alırsak: Yıpranma payı, mesleğin zorluğunu telafi eder. Bir uzman çavuş, 25 yıl hizmet hedeflerken yıpranma sayesinde 19-20 yılda emekli olabilir. Hesaplama formülü: (Görev yılı x 90 gün) + Fiili süre. Bu, emeklilik maaşını da etkiler, çünkü ek süreler derece ve kademeyi yükseltir. 2025’te, yıpranma kurallarında değişiklik olmazsa, bu avantaj devam eder. Ancak SGK, yıpranma sınırını azami 8 yılla kısıtlar.

    • Yıpranma Hesabı: Yıllık 90 gün.
    • Yaş İndirimi: 1999 öncesi tam, sonrası yarı.
    • Maksimum Fayda: 8 yıl ek süre.

    Bu sistem, “uzman çavuş yıpranma payı hesaplama” aramalarında sıkça sorulur.

    Yaş Şartı ve Yaş Haddi: Ne Zaman Zorunlu Emeklilik?

    Yaş şartı, emeklilikte vazgeçilmezdir. İstekle emeklilikte erkekler 60, kadınlar 58 yaşını doldurmalıdır. 15 yıl hizmetle 61 yaş alternatifi vardır.

    Yaş haddi ise resen emekliliği tetikler. Uzman erbaşlar için yaş sınırı 60’tır. Bu, 5434 sayılı Kanun’un 40. maddesinde düzenlenir. Haddi dolduranlar, yılın Ağustos ayında emekli edilir.

    Kısa not: Yaş haddi, sağlık durumuna göre uzatılabilir. 2025’te, bu sınırın 57’den 60’a çıkarıldığına dair güncellemeler var.

    Uzun açıklamayla: Yaş şartı, sigorta başlangıcına göre değişir. 23 Mayıs 2002 tarihi, kritik bir dönüm noktasıdır. Bu tarihteki hizmet süresi, yaş grubunu belirler. Yıpranma ile yaş 3-5 yıl öne çekilebilir. Örneğin, 1974 doğumlu bir uzman çavuş, yıpranma sayesinde 53 yaşında emekli olabilir. Resen emeklilikte, 15 yıl hizmet yoksa toptan ödeme yapılır.

    Uzman Çavuşlukta Emeklilik: Kaç Yıl Hizmetten Sonra Emekli Olunur
    Uzman Çavuşlukta Emeklilik: Kaç Yıl Hizmetten Sonra Emekli Olunur

    Emeklilik Hesaplama Örnekleri: Pratik Uygulamalar

    Emeklilik hesaplaması, bireyseldir. Örnek 1: 1980 doğumlu, 2000’de göreve başlayan uzman çavuş. 25 yıl hizmet + 6 yıl yıpranma = 31 yıl. Yaş şartı 55 olabilir.

    Örnek 2: 1995 sonrası sigortalı, 20 yıl görev. Yıpranma ile 25 yıla ulaşır, 60 yaşta emekli.

    • Hesaplama Adımları:
      1. Fiili süreyi hesapla.
      2. Yıpranma ekle.
      3. Yaş indirimini uygula.
      4. SGK’ya başvur.

    Bu örnekler, “uzman çavuş emeklilik hesaplama 2025” için rehber niteliğindedir.

    Güncel Değişiklikler: 2025 Yılında Neler Değişti?

    2025’te, emeklilik kurallarında büyük değişiklik yok ancak yaş haddi güncellemeleri dikkat çeker. Uzman erbaş temini kılavuzlarında, yaş sınırı 60 olarak belirtilir. Yıpranma payı aynı kalır.

    Pandemi sonrası, borçlanma kolaylıkları artmış olabilir. SGK, dijital araçlarla hesaplama sunar.

    Sık Sorulan Sorular: Uzman Çavuş Emeklilik Hakkında Merak Edilenler

    • Uzman çavuş 25 yıl sonra emekli olur mu? Evet, yıpranma ile mümkün.
    • Yıpranma payı maaşı etkiler mi? Evet, artırır.
    • Kadın uzman çavuşlar için fark var mı? 2008 sonrası yok.
    • Tazminat hesabı nasıl? Çalışılan yıl x maaş x katsayı.

    Bu sorular, SEO açısından önemli anahtar kelimeleri içerir.

    Sonuç: Emeklilik Planlaması Önemli

    Uzman çavuşlukta emeklilik, 25 yıl hizmetle mümkün olur ancak yıpranma ve yaş şartı kritik. 2025’te, kurallar istikrarlıdır. Uzman çavuşlar, SGK danışmanlığı almalı. Bu meslek, vatan hizmeti olsa da emeklilik hakları korunmalıdır.

    Uzman Çavuş Malulen Emeklilik: Şartları, Durumlar ve Kapsadığı Sağlık Sorunları

    Uzman çavuşlar, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde (TSK) kritik görevler üstlenen personeldir. Ancak yoğun çalışma koşulları nedeniyle sağlık sorunları yaşayabilirler. Bu durumda malulen emeklilik devreye girer. Malulen emeklilik, sağlık nedenleriyle çalışma gücünü kaybedenlerin erken emekli olmasını sağlar. 2025 yılı itibarıyla, uzman çavuş malulen emeklilik şartları, 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’na göre düzenlenir. Bu makalede, uzman çavuşların malulen nasıl emekli olacağı, gerekli şartlar, hangi durumlarda hak kazanıldığı ve kapsadığı sağlık durumlarını detaylı inceleyeceğiz. Konu, SGK ve MSB kurallarına dayalıdır.

    Malulen emeklilik, hem adi malullük hem de vazife malullüğü olarak ikiye ayrılır. Uzman çavuşlar için bu süreç, sağlık raporu ve prim şartlarıyla başlar. 2025’te, enflasyon ve yasal güncellemeler maaşları etkilese de temel şartlar değişmez. Makalemiz, “uzman çavuş malulen emeklilik şartları” arayanlar için rehber niteliğindedir.

    Malulen Emeklilik Nedir ve Kimleri Kapsar?

    Malulen emeklilik, sigortalının çalışma gücünün en az %60’ını kaybetmesi halinde bağlanan aylıktır. Bu, SGK Sağlık Kurulu tarafından tespit edilir. Uzman çavuşlar, Emekli Sandığı (4/c) kapsamında olduğundan, 5434 sayılı Kanun’un 44. maddesi uygulanır. Bu maddeye göre, vücutta oluşan arızalar veya tedavisi imkansız hastalıklar nedeniyle vazifesini yapamayanlar malul sayılır.

    Kısa bir tanım: Malullük, geçici değil kalıcı olmalıdır. Örneğin, geçici sakatlıklar kapsam dışıdır. Uzman çavuşlar için bu, terörle mücadele veya eğitim sırasında yaşanan olayları içerebilir. 5510 sayılı Kanun da, malulen emekliliği düzenler ve askeri personel için özel hükümler getirir.

    Uzun vadede düşünürsek, malulen emeklilik maaşı, normal emeklilikten düşük olabilir ancak erken erişim sağlar. 2025’te, malulen emekli olan uzman çavuşlar, ortalama 15-20 bin TL maaş alabilir, ancak bu prim gününe göre değişir. Ayrıca, tazminat hakkı da vardır.

    Uzman Çavuşlar İçin Malulen Emeklilik Şartları Nelerdir?

    Uzman çavuş malulen emeklilik şartları, genel sigortalılardan benzerdir ancak askeri statü fark yaratır. Temel şartlar şunlardır:

    • Sigortalılık Süresi: En az 10 yıl sigortalı olmak zorunludur. Bu, göreve başlama tarihinden hesaplanır.
    • Prim Gün Sayısı: Toplam 1800 gün prim ödemesi yapılmalıdır. Askerlik borçlanması eklenebilir.
    • Sağlık Şartı: SGK Sağlık Kurulu raporuyla çalışma gücünün %60 veya üzeri kaybı tespit edilmelidir.

    Ayrıca, başka birinin bakımına muhtaç olanlarda 10 yıl şartı aranmaz. Uzman çavuşlar için, TSK sağlık yönetmeliğine göre “sınıf görev yapamaz” raporu alınır, ardından SGK’ya sevk edilir.

    Kısa not: 15 yıl sigortalılık ve 3960 gün primle, %60 kaybı olmadan da engelli emekliliği mümkündür, ancak malullük farklıdır.

    Uzun bir açıklama: Şartlar, 5434 sayılı Kanun’a göre askeri personel için esnektir. Örneğin, vazife sırasında yaralananlar doğrudan vazife malullüğü alır. Adi malullükte ise hastalık nedeni görev dışı olabilir. 2025’te, raporlar dijitalleşmiş olup, e-Devlet üzerinden takip edilebilir. Eksik primler borçlanmayla tamamlanır.

    • 10 yıl sigortalılık aranır.
    • 1800 gün prim zorunlu.
    • %60 iş gücü kaybı raporu şart.

    Bu şartlar sağlanmazsa, toptan ödeme yapılır.

    Hangi Durumlarda Malulen Emekli Olunur?

    Uzman çavuşlar, şu durumlarda malulen emekli olur:

    1. Görev sırasında yaralanma veya hastalık (vazife malullüğü).
    2. Görev dışı nedenlerle kalıcı sağlık kaybı (adi malullük).

    Örneğin, operasyon sırasında yaralanan bir uzman çavuş, doğrudan vazife malullüğü alır. Görev dışı trafik kazası ise adi malullük olabilir.

    Kısa örnek: 9-10 yıl görev sonrası malulen emekli olanlar, yeniden kamuda çalışabilir.

    Uzun senaryo: Bir uzman çavuş, terör operasyonunda yaralanır ve %70 engel raporu alır. Prim şartını sağlarsa, malulen emekli olur. Eğer hastalık kronikse (örneğin, PTSD), psikiyatrik değerlendirme yapılır. 2025’te, malulen emekli olanlar için ek yardımlar (örneğin, TSK Dayanışma Vakfı) mevcut.

    Kapsadığı Sağlık Durumları ve Hastalıklar

    Malulen emeklilik, geniş sağlık durumlarını kapsar. TSK için, SGK’nın malullük yönetmeliği geçerlidir. %60 kaybı sağlayan hastalıklar:

    • Kanserler: Lösemi, akciğer kanseri vb.
    • Organ Nakilleri: Böbrek, kalp nakli sonrası komplikasyonlar.
    • Kalp ve Damar Hastalıkları: Koroner arter hastalığı, kalp yetmezliği.
    • Nörolojik Sorunlar: Felç, MS, Parkinson.
    • Psikiyatrik Rahatsızlıklar: Ağır depresyon, şizofreni, PTSD (özellikle TSK’da yaygın).
    • Solunum Sistemi: KOAH, astım ileri evre.
    • Kas-İskelet Sistemi: Amputasyon, omurilik yaralanmaları.
    • Görme/Kulak Kaybı: %60 üzeri görme kaybı.

    TSK özelinde: Savaş yaraları, patlama sonucu travmalar kapsanır. Tedavisi imkansız hastalıklar (örneğin, ALS) doğrudan malullük verir.

    Kısa liste:

    • Kanserler
    • Organ yetmezlikleri
    • Nörolojik hastalıklar
    • Psikiyatrik durumlar

    Uzun detay: Sağlık durumları, SGK’nın Balthazard formülüyle hesaplanır. Birden fazla hastalıkta oranlar toplanır. Örneğin, %40 görme kaybı + %30 hareket kısıtlılığı = %60 üzeri olabilir. 2025’te, kalp hastalıkları malulen emekliliği kapsar ancak rapor şarttır.

    Başvuru Süreci ve Dikkat Edilecekler

    Başvuru, TSK sağlık birimine yapılır. Rapor alınır, SGK’ya iletilir. Süreç 3-6 ay sürer. İtiraz hakkı vardır.

    Kısa adımlar:

    1. Hastane raporu.
    2. SGK başvurusu.
    3. Karar bekleme.

    Uzun tavsiye: Belgeleri eksiksiz tutun. 2025’te, e-SGK üzerinden başvuru kolaylaşmıştır.

    malulen emekli olma uzman cavus

    Vazife Malullüğü ve Adi Malullük Arasındaki Fark

    Vazife malullüğü: Görevle ilgili, ek haklar (örneğin, kamuda çalışma). Adi malullük: Diğer nedenler, standart maaş.

    Sık Sorulan Sorular

    • Malulen emekli maaş ne kadar? Prim gününe göre 10-20 bin TL.
    • Yeniden çalışabilir mi? Evet, özel sektörde.
    • Hangi hastalıklar kapsar? %60 kaybı sağlayan tümü.

    Sonuç: Sağlık Haklarınızı Koruyun

    Uzman çavuş malulen emekliliği, sağlık kaybında önemli bir güvencedir. Şartları karşılayanlar, erken emekli olabilir. 2025’te, yasal haklarınızı SGK’dan öğrenin. Bu süreç, vatan hizmetinin karşılığıdır.

    (Makale uzunluğu yaklaşık 950 kelime. Güncel kaynaklara dayalıdır.)